dil

Austin’in Söz Edimleri Kuramı

Bu yazı, Noktasız Dergi’nin “Dil” temalı dokuzuncu sayısında yayımlanmıştır. Yazının tamamını okumak için tıklayınız…

Dilin, İlk Çağ’dan beri felsefenin konusu olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Sözgelimi Platon’un Kratylos diyaloğu dil konusunda yazılmış ilk eserlerden biri olarak kabul edilir. Aristoteles’in Yorum Üzerine adlı eseri, Orta Çağ’da yazılan ve daha çok grameri konu edinen eserlere de rastlamak mümkündür; buradan hareketle de dilin felsefede önemli bir yere sahip olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Ancak bu eserlerin hiçbiri için salt bir dil felsefesi metni denilemez. Alman matematikçi ve filozof Gottlob Frege’nin on dokuzuncu yüzyılın sonunda ve Bertrand Russell’ın yirminci yüzyılın başında yaptığı çalışmalar, dil felsefesinin başlangıcı olarak kabul edilir. Her iki ismin de dile yönelmeleri dolaylı yoldan olmuştur; Frege, başlangıçta matematiği güvenli bir temele oturtmak istemiştir. Ancak bu süreçte, kendi deyimiyle söylersek, karşısına dil engeli çıkar. O, dil engelini aşmak için Kavram Yazısı (Begriffsschrift) adlı eserinde mantıksal, özel bir dil ortaya koyar ve dilsel bazı ayrımlara gider. Daha sonrasında Russell, Frege’nin sisteminde bir paradoks yakalar ve buna binaen yeni bir dil felsefesi kuramı ortaya koyar. Her ne kadar her iki filozofun da bu yeni ekole katkıları yadsınamayacak kadar büyük olsa da altın paydayı ekolün en önemli temsilcisi kabul edilen Wittgenstein’a vermek gerekir. (…)

Kürşat MARAL

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.

Üste dön