Belirsizlik. Belirsizlik, insan deneyiminin ayrılmaz bir parçasıdır. Bilgi, eylem ve toplumsal düzen sürekli olarak belirsizlik karşısında sınanır. Felsefe tarihi, belirsizliği yönetme çabalarının izini taşır. Bir tarih anlatısı olarak “mitostan logosa geçiş”, belirsizliğin giderilmeye çalışıldığı bir evren tasavvuruna da işaret eder. Platon’un idealar kuramından Descartes’ın kesinlik arayışına, modern bilimin yöntemsel iddialarından çağdaş epistemolojinin olasılık ve görelilik […]
Felsefe Nerede Ortaya Çıktı: Antik Yunan’ın Düşünsel Devrimi
Şeyma SERT
Felsefe sözcüğü Grekçe kökenli olup sophia ve philo kelimelerinden türetilmiştir. Philo “sevgi” anlamına gelirken, sophia “bilgelik” anlamına gelmektedir. Bu bağlamda felsefeyi “bilgelik sevgisi” ya da “hikmet arayışı” olarak tanımlayabiliriz. Philosophos (filozof) ise deneyim ve bilgelik arayışındaki kişiyi tanımlar.
Âşık Feymâni’nin Şiirlerindeki Alışılmamış Bağdaştırmalar
Hatice KARINLI
Bu makale, Çukurova bölgesinin önde gelen halk âşıklarından biri olan Âşık Feymânî’nin (Osman Taşkaya) şiirlerinde yer alan alışılmamış bağdaştırmaların incelenmesini amaçlamaktadır. Alışılmamış bağdaştırmalar, şiirin imgesel gücünü artıran, sıra dışı ve özgün söz birliktelikleridir. Feymânî’nin şiirleri, sadece geleneksel halk şiirinin kalıplarına sadık kalmayıp aynı zamanda bireysel söylemin derinliğini de yansıtır. Şiirlerinde anlamca uzak ama şiirsel bağlamda etkileyici olan kelime gruplarını cesurca bir araya getirerek güçlü imgeler oluşturan Feymânî, halk şiirine yenilikçi bir soluk kazandırmıştır. Çalışmada nitel analiz yöntemiyle şairin şiirlerinde yer alan alışılmamış bağdaştırmalar semantik, kültürel ve poetik bağlamda değerlendirilmektedir.
Kararsızlık Salgını: Modern Dünyanın Yeni Kırılganlığı ve Minimalist Bir Direniş Çağrısı
Seyit Berker AYDOĞAN
“Karar” dediğimiz o keskin çizgi, tarihin karanlık sahnesinde bir meşale gibi yanardı. Âdem’in elmayı koparmasıyla başlayan insanlık dramı, Sokrates’in zehir kâsesini kavramasıyla sürdü. Her an, kaderi yeniden yazılan bir dünyada yaşıyorduk. Peki ya şimdi? Dijital çağın parıltılı labirentinde, karar verme kaslarımız atrofiye mi uğruyor? Karar artık bir eylem değil, bir kaçış alanı mı oldu? Bu düşünce yazısı, çağımızın en sinsi krizlerinden biri olan “kararsızlık salgını”nı masaya yatırıyor ve minimalist bir karar felsefesiyle direnişi öneriyor.
Karar Üzerine Örgütsel Bir Bakış
Derya YILDIRIM
Hangi koşullarda karar veririz? Kararlarımız sadece bizim görüşlerimizden mi ibarettir yoksa çevreden de etkilenir mi? Karar verme basit bir süreç midir yoksa karmaşık bir süreç midir? Peki günümüzün büyük bir kısmını geçirdiğimiz iş yerinde nasıl bir karar verme süreci gerçekleştiririz?
Karar kavramı birden fazla durum karşısında verdiğimiz seçimi içerir aslında.
Toplumsal Beklenti ve Bireyselci Faydanın Işığında Karar
Almira CAMGÖZLÜ
Karar. İnsan hayatının en sık karşılaşılan, en çok hafife alınan ama aynı zamanda en ağır sorumluluklarından biridir. Gündelik hayattan etik krizlere, sanattan siyaset felsefesine kadar her alanda karar, bireyin kendi olma iddiasıyla dünya arasında kurduğu köprüdür. Ancak bir köprü sadece iki ucu birleştirmez; aynı zamanda iki uçtan da gelen ağırlığı taşımak zorundadır. Bu bağlamda karar vermek ne yalnızca içsel bir irade beyanı, ne de salt dışsal koşullara verilen bir tepkidir. Öyleyse sorulması gereken ilk soru şudur: Bir karar alırken gerçekten ne kadar özgür olabiliriz?
Kültürel Sömürünün Dünü ve Bugünü: Yabancı Dil, Bir Tercih Mi Yoksa Bir Dayatma Mı?
Emre Dağhan TOKGÖZ
Yeni bir olgu olarak bahsedemeyeceğimiz sömürgecilik tarih boyunca farklı biçimlerde karşımıza çıkmıştır. Görece güçlü bir devletin kendinden güçsüz gördüğü diğer bir devletin topraklarını ele geçirerek, kendi halkının da fethettiği bölgelere yerleşmesi ile gerçekleşen sayısız örnek bulunmaktadır. Ancak modern anlamda sömürgecilikten bahsedecek olursak, Portekizli ve İspanyol kâşiflerin ön ayak olması ile birlikte 1500’lü senelerde denizcilik alanında gelişen ve değişen koşullar yoluyla uzak noktalara erişimin sağlanması gibi konularda çeşitli atılımlar gerçekleşmiştir. Bu hareketler göz önüne alındığında mevzubahis sömürgecilik anlayışı da bu gelişmeler ile şekillenmiş ve değişime uğramıştır.
Manastır’da Başlayan Düşünce: Atatürk’ün Cumhuriyet ve Demokrasi Kararlarının Aydınlanmacı Temelleri
Belde KÖSEOĞLU (Dr.)
Demokrasi, Antik Yunan’dan günümüze gelen bir yönetim şeklidir. Yunanca demos yani halk ile kratos yani yönetim, iktidar kelimelerinin birleşmesiyle meydana gelen, kelime anlamıyla “halkın yönetimi” demektir. Ancak Antik Yunan’daki demokrasi ile günümüz modern devletlerindeki demokrasi anlayışı tarihsel süreçte coğrafyaların değişmesi, teknolojinin ilerlemesi, nüfusun artması gibi faktörler nedeniyle farklılıklar göstermektedir. Antik Yunan doğrudan demokrasi yönetimi, günümüz kalabalık ve geniş coğrafyalı devletlerinde uygulamak mümkün olmamaktadır. Bunun yerine temsili sisteme geçilerek, demokrasinin günümüz şart ve koşullarına uyumlu ve uygulanabilir haline dönüşmesi sağlanmaktadır.
On beşinci sayı yayımlandı!
Noktasız Dergi’nin “Karar” dosya konulu 15. sayısı (Bahar 2025) yayımlandı! Dergiyi çevrimiçi okumak için tıklayınız. Dergiyi indirmek için tıklayınız. Dergiyi, Academia veya Türk Telekom e-dergi üzerinden de okuyabilirsiniz.
